Boşanma, ölüm, gaiplik, cinsiyet değişikliği gibi evliliği sona erdiren sebeplerden biridir. Sadece mahkeme tarafından verilebilen boşanma kararı ile çiftin hukuki durumu değişir ve taraflar arasındaki evlilik yasal olarak sona erer. Boşanma, çekişmeli boşanmanın ana konusu olarak bilinir. İçerisinde pek çok farklı konuyu barındırır. Günümüzde boşanmaların büyük bir kısmını çekişmeli boşanma oluşturmaktadır. Çekişmeli boşanma davası için uzman bir avukat tutmalısınız. Hür Hukuk Bürosu olarak bu konuda sizlere destek olmaktayız.
Boşanma davaları, kişilerin boşanma, velayet, nafaka, nafaka, çocukla kişisel ilişki, mücevherat ve mal paylaşımı gibi boşanmaya ilişkin tüm konularda tarafların anlaşıp anlaşmamasına bağlı olarak:
- Anlaşmalı boşanma
- Çekişmeli boşanma davası olarak ikiye ayrılır.
Çekişmeli Boşanma Davası Nedir?
Boşanma davaları, çekişmeli boşanma davası ya da anlaşmalı boşanma davası şeklinde açılabilir. Tarafların boşanmanın tüm yönleri ve boşanmanın hukuki sonuçları üzerinde anlaşabilmeleri, boşanma sürecini hem maddi hem de manevi açıdan daha rahat ve kabul edilebilir hale getirecektir. Ancak taraflar boşanma ve hukuki sonuçları konusunda anlaşamazlarsa, örneğin her iki taraf da boşanmak istiyor ancak müşterek çocuk(lar)ın velayetinin hangi tarafa bırakılacağı konusunda anlaşamıyorlarsa veya nafaka konusunda anlaşamıyorlarsa bu çekişmeli boşanmanın alanına girer.
Anlaşmalı boşanmanın gerçekleşmesi için:
- Evlilik en az bir yıl sürmeli,
- Eşlerin birlikte başvurması veya eşlerden birinin diğerinin talebini kabul etmesi halinde,
- Hâkimin tarafları bizzat dinlemesi ve tarafların iradelerinin özgürce ifade edildiğine ikna olması,
- Boşanmanın mali sonuçları ve çocukların durumuna ilişkin taraflarca kabul edilecek düzenlemeye hakimin onay vermesi,
- Hâkim, tarafların ve çocukların çıkarlarını dikkate alarak sözleşmede gerekli değişiklikleri yaparsa taraflar bu değişiklikleri kabul eder,
Koşulların sağlanması gerekir. Aksi halde taraflar çekişmeli boşanmayı seçmelidir.
Çekişmeli Boşanma Davasında Velayet
Çekişmeli boşanma davası devam eden tarafların müşterek çocuklarının olması halinde mahkeme tarafından gerekli incelemeler yapılır ve dava boyunca geçerli olmak üzere geçici velayet kararı verilir. Geçici velayet verilen kişi, çocuğun bakımını, eğitimini ve gözetimini sağlamakla yükümlüdür. Reşit olmayan çocuklar söz konusu olduğunda, anne-çocuk ilişkisi dikkate alınarak geçici velayet genellikle anneye bırakılır. Ancak annenin çocuğu istismar etmesi, uyuşturucu ya da alkol bağımlısı olması ya da çocuğun gelişimine uygun olmayan durumların olması durumunda çocuklar küçük de olsa babaya bırakılabilmektedir.
Geçici velayet almamış olan kişi, çocukla kişisel görüşme talep edebilir. Kişisel görüşme yapılmasına bariz bir engelin bulunmadığı hallerde mahkeme, kişisel görüşe ilişkin hüküm koymak zorundadır.
Genel olarak SED (Sosyal ve Ekonomik durum) raporu mahkemeler tarafından, eğitimciler ve sosyal hizmet uzmanları tarafından hazırlanacak rapor beklenir ve bu rapordan sonra geçici velayet ve kişisel görüş kararı verilir.
Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka
Çekişmeli boşanma davası sürecinde daha sonra yoksulluk ve/veya iştirak nafakası olarak devam etmek üzere geçici nafaka hükmedilebilir. Bunun için de, velayet davasında olduğu gibi, genellikle aile hakimlerinden Sosyal ve Ekonomik Durum Analiz Raporu (SED) raporu düzenleyerek mahkemeye sunmaları beklenir. Ancak uygulamada acil durumlarda hakim bu bildirimi beklemeden nafaka kararı verir.
Tedbir için verilen nafaka kararına itiraz edilebilir. Bu bağlamda, iddiaları doğrulayan kanıtların sunulması zorunludur. Örneğin nafaka ödeyen eşin mali durumunun bu nafakayı karşılamaya uygun olmadığını veya nafaka ödeme gücü olsa bile ihtiyati tedbirde belirtilen tutarı ödemeye uygun olmadığını kanıtlaması gerekir. Bu hususta kira sözleşmesi, kira, aidat ve fatura ödeme makbuzları, kredi ödeme makbuzları vb. deliller sunulacaktır.
Mahkemenin boşanmayla ilgili vereceği nihai kararla birlikte nafaka kararına itiraz edilebilir.
Çekişmeli Boşanma Davasında Tazminat
Çekişmeli boşanma davalarında hakim, Yargıtay uygulamasını da dikkate alarak tarafları dinler, delilleri inceler ve taraflar arasında bir tür kusur tespit ederek boşanmaya hükmeder. Çekişmeli boşanma davası sürecinde taraflardan biri diğer eşe göre suçlu veya daha az suçlu ise diğer şartlar da dikkate alınarak maddi ve/veya manevi tazminata hükmedilebilir.
Boşanma kararının mahkeme tarafından yapılan hata tespiti ile birlikte değerlendirilmesi ile boşanmanın altında yer alan nafaka, velayet ve tazminat konularına da hüküm getirilmiştir.
Kusur tespiti, maddi ve manevi tazminat kararları, velayet ve nafaka kararları taraflarca temyiz edilebilir, boşanma kararı temyiz edilemez. Bu durumda boşanma kararı kesinleşir ve yargılamaya sadece temyiz edilen konularda devam edilir. Yani örnek verecek olursak tarafların sadece sorun giderme, tazminat, nafaka, velayet vb. konular temyiz edilmiş ve boşanma kararının kendisi temyiz edilmemiş ise sadece bu hususlar incelenip boşanma 2021/241 ve yine Yargıtay Genel Kurulu kararları 2020/175’e göre kesinleşecektir.)
Çekişmeli Boşanma Davasında Ziynet Eşyaları Kime Verilir?
Düğün takısı davası, özünde boşanma davasından ayrı bir konudur. Boşanma davası ile birlikte görülmesi zorunlu olmadığı için bazı hakimler bunu ayırıp ayrı bir dava ile görülmesine karar verebilmektedir. Ancak hakimler, boşanma davasıyla birlikte ziynet uygulaması da aranıyorsa, genellikle bu davayı boşanma davasından ayırmayı değil, birlikte görmeyi tercih ederler.
Mücevherat konusu ayrı bir olay olup, hesabı, seçimi ve ispatı, bilirkişi incelemesi ve benzeri unsurlar titizlikle ele alınmalıdır.
Çekişmeli Boşanma Davası ile Anlaşmalı Boşanma Davası Arasındaki Farklar
Anlaşmalı boşanma davası açılabilmesi için 1 yıllık evlilik süresi gerekmektedir. Ancak çekişmeli boşanma davasında evliliğin kurulduğu günün ertesi günü dava açılabilmesi hukuken mümkündür. Elbette uygulamada bu tür hızlı boşanma kararları, özellikle evliliğin temellerinin sarsıldığı gerekçesiyle açılan medeni boşanma davalarında hakimleri ikna etmek zor olabilir.
Anlaşmalı boşanma davası, çekişmeli boşanma davasına göre tarafları hem maddi hem de manevi olarak az yıpratan bir süreçtir. Birincisi, anlaşmalı boşanma davasında avukatlık ücreti çekişmeli boşanma davasına göre çok daha düşük olacağı gibi bilirkişi, keşif, tanık, dosyalama masrafları gibi masraflar da olmayacağı için hukuki masraflar da daha düşük olacaktır.
Ayrıca tarafları maddi olarak olmasa da manevi olarak daha az yıpranmak açısından çekişmeli boşanma davasında taraflar davayı kazanmayı amaç edinir ve bu nedenle kusuru karşı tarafa yüklemeye çalışır. Dolayısıyla çekişmeli boşanma davasında evlilikteki tüm kirli çamaşırlar ortaya çıkmakta ve özellikle davada tanıkların dinlendiği durumlarda tarafların bu yaşadıklarının sosyal çevrelerindeki üçüncü kişilere sıçraması söz konusu olabilmektedir. Bu durum kişilerde süreç boyunca sosyal kaygı, depresyon ve benzeri ruhsal bozukluklar yaşamalarına yol açabilmektedir.
Çekişmeli Boşanma Davasında Deliller
Çekişmeli boşanma davasında diğer hukuk davalarına göre geniş bir delil yelpazesi olduğu görülmektedir. Öyle ki,
- Taraf nüfus kayıtları,
- Taraflar arasındaki mesajların ekran görüntüleri, ses ve görüntü kayıtları,
- Otel kayıtları,
- Sağlık raporları,
- Banka belgeleri,
- Evlilik yüzüğü ve düğün CD’leri,
- Kolluk kayıtları,
- Operatör sinyalleri,
- Operatörden gelen telefon görüşme ve SMS kayıtları,
- Çekişmeli boşanma davasında sosyal medya yazışmaları ve içerikleri,
- SGK kayıtları,
- Taşınır ve taşınmaz siciller,
- Şahitlik,
- Keşif,
- Bilirkişi ve çok daha fazlası delil olarak kullanılabilir.
Boşanma davasında operatörden talimat ile telefon görüşmeleri ve kısa mesajlar (yazılı mesajlar) da talep edilebilir. Ancak uygulamada HTS (Historical Traffic Search) olarak bilinen kayıtların dosya içeriklerine dahil edilmesiyle telefon görüşme ve mesaj kayıtlarının içeriği öğrenilememektedir. Çünkü bu kayıtların içeriği, konuşmaların ses kayıtları ve mesaj içerikleri operatör tarafından kaydedilmemektedir. Aksi takdirde, müşterinin kişisel verilerinin operatör tarafından ihlal edildiği anlamına gelebilir.